Kimiz

Kimiz, niye varız, kuruluş hikayemiz ne?

 

Yalnız Yürümeyeceksin, kadın hakları ve özgürlüğü, ifade özgürlüğü, cinsiyetler arası sosyal eşitlik meseleleri gibi konularda fikir paylaşımı yapan ve aralarında bir tartışma kültürü yaratmayı değerli bulan bir grup kadın ve non-binary yetişkin arkadaşın 2018 yılının yaz aylarında kendini doğal süreçlerle doğuran ortak fikridir. Bu doğal süreç, aramızdan bazılarının bireysel hikâyelerinden ilhamla ve bazılarımızın emeğiyle ortaya çıkmış ve güçlenmiştir.

Yalnız Yürümeyeceksin, başlangıçta bir mektup sitesi olarak düşünülmüş ve gençlere dindar ailelerinin ve bir iktidar söylemi haline gelen dindarlığın hayatlarını çoğunlukla olumsuz yönde etkileyen çıktılarından bahseden hikayelerini birinci ağızdan anlatabilecekleri bir alan açmayı amaçlamıştır. Yalnız Yürümeyeceksin’in itici kuvveti, Türkiye’nin mevcut siyasi ve toplumsal yapısı içinde aile-tarikat-devlet üçgenine sıkıştırılarak başörtüsünü çıkarması engellenen, kimi zaman eve hapsedilen ve çoğunlukla sosyal izolasyona maruz bırakılan, eğitim hayatı engellenerek okuldan alınan ve hafızlık kurslarına yazdırılan, üniversiteye gönderilmeyen, eğitimi İmam Hatip okulları üzerinden şarta bağlanan, çeşitli dini pratikleri baskıyla yapmaya zorlanan, erken yaşta ve/veya zorla evlilik riskiyle karşılaşan, temel hak ve özgürlüklerine erişimi engellenen, potansiyel gelişim olanakları kısıtlanan ve bütünlüklü iyi olma hali zedelenen çocukların ve gençlerin varlığına; çeşitli sebep ve politikalarca ötelenerek yalnız bırakılmışlıklarına, yok sayılan özne iradesine ve iradi seçimlere duyduğumuz derin inançtır. Dahası, bu hikayelerin varlık sebebinin sadece genç olmanın karşı gelmek/reddetmekle içkin olması durumu olmadığını bilmek, aynı zamanda çeşitli makro devlet kurumlarınca üretilen ve mikro devlet kurumlarıyla -aile ve toplum – desteklenen insan hakları ihlallerinin ilk kez bu kadar derinlikli ve net şekilde manzaralandığını görmek Yalnız Yürümeyeceksin’in yalnızca bir mektup paylaşma bloğu olarak ilerleyen seyrini değiştirmiş ve ihtiyaçlar analizi doğrultusunda faaliyetler yapmaya evirmiştir.

 

Seyri değişti de ne oldu? Şimdi neler yapıyorsunuz?

 

Yalnız Yürümeyeceksin’in faaliyet alanları kendisiyle dayanışan öznelerin güçlenmesine ve farkındalık kazanmasına yönelik çalışmalar yürütmek; kapsamlı ve güvenilir veri üretmek, hedef kitleyi ve etki alanlarını anlamak ve kullanmak, yaratılmak istenen etkinin güçlenmesi ve yaygınlaşması için savunuculuk faaliyetleri yürütmek, kamuoyunda farkındalık yaratacak görüş/pozisyon yaratmaktır. Bu bağlamda Yalnız Yürümeyeceksin,

  • Özneler için bir güvenli alan sağlamayı amaçlayarak oluşturduğu dayanışma ağını sürdürür, bu ağ içinde öznelerin ekonomik, hukuki ve psiko-sosyal desteğe erişimi için yönlendirici olur ve öznelerin iyi olma halinin sağlanması ve psiko-sosyal gelişimleri için yarı yapılandırılmış eğitimler ve etkinlikler düzenler.
  • Kurduğu gönüllü avukat ağı ile öznelerin ihtiyaç duyduğu hukuki desteği sağlar.
  • Öznelerin çoğunlukla ebeveynleri tarafından uğradıkları ekonomik şiddeti delebilmeleri için bir burs ağı koordine eder. Bu ağ içinde burs vermek isteyen gönüllü ile bursa ihtiyaç duyan özne arasında köprü olur. bkz: https://yalnizyurumeyeceksin.com/burs/
  • Öznelerden gelen ve Aralık 2022 itibariyle güncel sayısı 2300’e ulaşan mektupları yayınlar.
  • Toplumsal farkındalığı artırmaya ve ilgili aktör ve politikaları etkilemeye yönelik faaliyetler düzenler.
  • Hedef kitlenin görünürlüğünü arttırmak için çeşitli sosyal medya kampanyaları düzenler, medya kanalları ve farklı sivil aktörlerle iletişim içerisinde olarak kamuoyu etkinliğini arttırma yönünde çalışmalar yürütür.
  • Araştırma ve izleme çalışmaları aracılığıyla veri üretir, veriye dayalı yayın hazırlar ve yaygınlaştırır.

 

Yalnız Yürümeyeceksin özneleri kimlerdir?

 

Yalnız Yürümeyeceksin özneleri, Türkiye’de muhafazakâr giyim ve yaşam kodlarına yönelik baskı ve şiddet gören kişilerdir. Başörtüsüne zorlanan, dini pratikleri uygulaması ya da uygulama biçimi konusunda şiddet gören, eğitim haklarına erişimi kısıtlanan/koşullanan, sosyal izolasyona uğrayan herkes Yalnız Yürümeyeceksin öznesidir ve Yalnız Yürümeyeceksin’le dayanışabilir. Cuma namazına gitmeyi reddettiği için bulunduğu işyerinde sosyal kabadayılıkla karşılaşan bir erkeğin, örtünme baskısı yaşayan bir trans bireyin, başörtüsünü iradi bir seçim olarak gören ve sürdürmek isteyen fakat ailesinde ya da sosyal çevresinde zorbalıkla karşılanan bir kadının, inancıyla cinsel kimliği arasında kendisine tutarlılık borcu addedilen Müslüman ve eşcinsel bir bireyin, tarikat/cemaat yurduna/evine zorlanan bir erkeğin hikayesi de Yalnız Yürümeyeceksin’in hikayesine içkindir.

Son olarak, çoğunlukla çok kırılgan olan hikayelerini sonsuz bir cesaretle anlatan tüm Yalnız Yürümeyeceksin öznelerine teşekkürler!