Bu platformda, bana benden daha çok inananlar oldu.

Bu buraya yazdığım 3. yazı. 2. yazımı gönderdikten sonra kendime söz vermiştim; sıradaki yazımda başımı saran örtüyü değil, saçlarımı savuran rüzgarı anlatacaktım.

Aslında bu yazıyı yazacağıma hiç inanmıyordum. Hatta ailem bile bir gün rüzgarın saçlarımı savuracağına benden daha çok inanmış olsa gerek ki buna engel olmaya çalıştılar. Bana asla başaramazmışım gibi geliyordu.

Size bir tavsiye, kendinize daha çok inanın çünkü güzel bir haberim var: Başardım!

Size verebileceğim daha fazla tavsiye yok çünkü aileniz benim ailem gibiyse özgürlüğün kolay bir yolu yok. Emek istiyor. Kendinize inanır, kararlı olur, geri adım atmazsanız kimse size engel olamaz. Ben de okulla tehdit edildim. Ben de ölüm tehdidi aldım ama inanın; o başörtünün içinde her gün ölmektense tek bir gün ölmeyi tercih ederim.

Bir dizi repliği var; “Korkmaktan korkma” diye. Biz olacaklardan değil, olabilecekleri düşünmekten korkuyoruz. Bu yüzden bir şey yapamıyoruz. En azından bende böyle oluyor. Ama lütfen, korkmaktan korkmayın. Hayatınızın her anı çok kıymetli. Lütfen ertelemeyin. Mutlu olduğunuz gibi yaşamanıza kimse engel olamaz. Bana da imkansız gibi geliyordu ama imkansızları imkansızlaştıran bizleriz. Kendinize inanırsanız gerisi gelecektir.

Bu platformda, bana benden daha çok inananlar oldu. Onlar olmasa ne yapardım, bilmiyorum. Hepinize minnettarım. Mutluluğumu anlatacak kelimeleri bulmakta zorlanıyorum. Ama 6 yıllık esaretten sonra saçlarımın özgürlüğü tattığını söylersem, siz ne hissettiğimi anlayacaksınız; eminim. Ben başardım. Buradaki her kadının da bunu başaracağına eminim. Korkmayın.

(Görsel: Anna Deligianni)

Comment (1)

  1. Tebrik ederimmm, umarım hayat sana güzel kapılar açar, umarım her şey dilediğin gibi olur. Yolun açık ve aydınlık olsun!?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir