Ablamı döve döve kapattılar.

Merhabalar, ben de bu platformdaki kişilerin çoğuyla aynı kaderi paylaşan bir kurbanım. Aslında benim hikayem anaokulunda başlıyor. Ailem, ben daha okuma-yazma bilmezken beni Kur’an kurslarına gönderirdi. Bu senelerce böyle devam etti. Babam her şeyin en doğrusunu bildiğini zanneden bir din kültürü öğretmeni, bizi de kendi doğrularınca yetiştirdi. Annem de keza öyledir. Daha 5 yaşındayken şort giyemediğim için ağladığımı hatırlıyorum. Daha o yaşlardayken büyüyünce kapanmam için beni ikna etmeye çalışıyorlardı. Ben de bunu kendimce kabullenmiştim ve “Er ya da geç kapanacağım” derdim hep.

Çok başarılı bir çocuktum ama beni İmam Hatip’e gönderdiler. Bir nevi gözlerimin önünde ölüm fermanımı imzaladılar. Oraya gidip daha iyi bir çocuk olmamı istiyorlardı fakat gerçeklerden bihaberlerdi. 10 yaşındaki bir çocuğa o kadar branş dersini yüklemek ne kadar doğru? Çok direndim, çok yalvardım, çok ağladım ama beni dinlemediler; “Sıkıntı çekersen okuldan alırız” diyerek geçiştirdiler. Yine o zamanlarda babamla abim, ablama kapanması için baskı uyguluyorlardı. Ablam lise 2. sınıfa gidiyordu ve kapanmak istemediği için her Allah’ın günü onu kemerle dövdüklerini hatırlıyorum. Bunu yapan insanlardan birisi güya toplumu inşa eden bir öğretmen? Komik, değil mi?

Ablamı döve döve kapattılar ve benim o sıralar babamla aram çok iyiydi, bozulmasını asla istemiyordum. Sırf bu yüzden 7. sınıfın ilk ayında istemeyerek fakat kendi söylemimle kapandım. Onların inancına göre açık olmam henüz günah bile değildi fakat ben sırf onlar beni sevmekten vazgeçmesinler diye kendi geleceğimi zindana çevirdim.

Şu an 17 yaşındayım. Kapandığım ilk günden beri çok mutsuzum ve son 4 senedir açılmayı çok istiyorum. Önceden sadece saçımı rüzgarda savurabilmek için açılmayı isterken, şimdiyse aşırı baskı sonucu inancımdan emin olmadığım için açılmayı istiyorum. Üstelik kaybedecek bir şeyim de yok. Ben babamla aram bozulmasın diye kapandım fakat şu an bir baba-kız ilişkisi ne kadar kötü olabilirse o kadar kötü bir durumdayız. Babamla yüz yüze bile gelmeyiz. Annemle de aram bu tür olaylardan dolayı iyi değil. Hayatıma üzüntüden başka bir katkısı olmamış insanların geleceğimi belirlemesi ne kadar adil? Ben sırf bu yüzden defalarca kez depresyona girdim, her gece ağladım. Açılmanın sonuçlarından, babamın tepkisinden korktuğum için kimseye tek kelime etmedim. Fakat sonunda canıma tak etti ve yaklaşık 3 ay önce anneme açılmak istediğimi ‘düzgünce’ söyledim. Beklediğim tepkinin dışında bir tepki verdi ve benimle ‘düzgünce’ konuşup nasihat verdi. Açılmamı tabii ki istemiyor, “Böyle bir şey olmayacak” diyor fakat aynı zamanda benimle güzel bir şekilde konuştuğu için de memnunum. Beni asla bu yüzden azarlamadı ve bu duruma şaşırmadı. Çünkü ben giyinme tarzımla bu isteğimi çokça belli ediyordum.

Şimdi sırada sadece babam kaldı ve bu durumu ona söylemeye gerçekten korkuyorum. Çünkü kendisi benim günaha girmemden çok el alemin diyeceklerinden, “Hocanın kızına bak, ne halde” sözlerinden korkuyor. Fakat korkumu yenip ona bu isteğimi söylemeyi gerçekten çok istiyorum.

Başımı örtebilirler fakat düşüncelerimi asla örtemezler. Ben bu değilim. Bu tarz, bu yaşayış biçimi benim değil; ailemin. Benim onlardan farklı bir insan olduğumu bir türlü anlayamıyorlar. Fakat er ya da geç anlayacaklar. Her günümü üzülerek yaşamaktansa bir günümü berbat geçiririm.
Sağlıcakla kalın…

(Görsel: Alan Feltus)

Comments (3)

  1. Ailelerimiz çok benziyorlar. 11. Sınıfım ve açılmak için üniversiteyi bekliyorum. Yaşadığım şehir, oturduğum aile apartmanım, kurduğum ortam hepsi dindar insanlardan oluşuyor. Hem onların tepkisinden hem de konfor alanımın dışına çıkma korkusundan çok istekli olmasam da başörtümü örtüyorum. 1 2 laf eder susarlar evet ama ben çok takıntılı bir insanım. Insanların 1 lafı bile beni çok etkiliyor. O yüzden 2 yıl daha sabredeceğim. Sabrın sonu selamet biliyorum. Sehrimdeki en iyi Fen lisesindeyim. Vakıf universitelerinden birini kazanmak için çok çabalıyorum. Çünkü kendim olmamın, özgür olmamın tek çaresi ekonomik olarak kendi ayaklarımın üzerinde durabilmek.
    Yine annen iyi bir dinleyiciymiş. Eğer imkanın varsa asla benim gibi bekleme. Şansını zorlamaya devam et. Onlar düşündüğünden daha korkaklar. Sen nasıl mutlu oluyorsan öyle giyin öyle davran. Bu hayata bir kere geliyoruz. Sırf biyolojik olarak anne babamız diye hayatlarımızı istedikleri şekle sokamazlar. Yalnız değilsin bunu da unutma ♡♡

  2. Benim de ablamı döverek kapattı babam. Şu an 11. sınıfım, kapalı değilim ama çok fazla baskı uyguluyorlar. Tek umudum iyi bir üniversite kazanıp ayaklarımın üstünde durmam.

  3. Babanla konuşabildin mi merak ediyorum açıkçası, umarım halletmişsindir. Eğer olmayacak gibiyse ve şiddet göreceksen lütfen üniversiteyi bekle, hiçbir şey canından kıymetli değil. Şans seninle olsun?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir